Çocuk Psikolojisi

 

Çocuğunuzu Sinirli Olmasının Sebebleri

YazdırPDF

Bir çocuğun sinirli olması için eğer genetik nedenler yoksa bunun eğitimsel ve çevresel nedenleri vardır. Sinirlilik hali öğrenilmiş bir durumdur. Madem doğuştan sinirli doğmuyorlar, bir çocuk nasıl böyle sinirli olur? Elbette bu sorunun cevabı tekbir nedene bağlayamayız. Birçok neden olabilir. Bunlarda bazılarını sizlere sıralayacağım.

Eğer çocuğunuzu sinirli yapmak istiyorsanız;

Her daim çocuğunuzun yanında eşinizle kavga edin.

Çocuğunuzun istemediği bir şeyi ona zorla yaptırın, kabul ettirin.

Çocuğunuzla inatlaşarak çözüm yolları üretmesine yardımcı olmayın.

 

Disleksi Belirtileri Nelerdir?

e-PostaYazdırPDF

Disleksi Belirtileri

Disleksi, okuma güçlüğü ve öğrenme bozukluğu olarak adlandırılan bir durumdur ki bu da genellikle çocuklar da daha çok görülür. Dahilerin hastalığı olarak nitelendirilen disleksi hastalığı günümüz dâhilerinden Albert Einstein başta olmak üzere Leonardo da Vinci, Steve Jobs, Henry Ford, Graham Bell ve Ozzy Osbourne gibi iz bırakmış kişilerde görülmüştür. Tedavisi olmayan bu hastalık, beynin çalışmasını etkilemekte ve kalıtsal bazı sorunlara yol açmaktadır. Ancak hastalığın elbette bir çözümü vardır ve kişilerin psikolojik olarak uzman kişilerden destek alması önerilir. Hastalığın erken tanısı oldukça mühimdir. Nedeni ise çocuğun okul çağında nasıl bir eğitim alması ve becerilerini nasıl geliştirmesi hususunda ailelerin yol izlemelerini kolaylaştırır.

Disleksi Hastalığının Belirtileri

  • Konuşmada güçlük çekme veya geç konuşma
  • Yeni öğrenilen kelimeleri kullanmakta zorlanma
  • Sözcük kafiyelerinde takılma ve kafiye bulmada zorlanma
  • Okumada zorluk çekme
  •  

 

Özel Öğrenme Bozukluğu: Disleksi

Yazdır

 

İnatlaşma ve ağlama nöbetlerini önlemenin yolu

e-PostaYazdırPDF

Parkta, alışveriş merkezinde, oyuncak magazaları önünde anne babasıyla inatlaşan çocuklara çok sık tanıt oluyorsunuzdur. “Çocuğunuz sizinle inatlaşıyorsa ne yapmalısınız?” sorusunun basit bir cevabı yok. İnatlaşma ve ağlama nöbetlerini önlemenin yolu “Tutarlı Davranış Programı Eğitimi!

Sevgili Anne Babalar,
Çocuğunuzu özenle büyütürken çocuğunuzla iyi bir iletişim kurmanız çok önemli. Özelikle tüm gelişim alanlarının temellerinin atıldığı 0-6 yaşta çocuğunuza yaklaşımınız ve iletişiminiz daha da önem kazanıyor. Bu dönemde çocuklarla güç kavgasına girmekten çekinmeniz ve anne baba olarak çocuğunuza tutarlı davranmanız gerekir.

Parkta, alışveriş merkezinde, oyuncak magazaları önünde anne babasıyla inatlaşan çocuklara çok sık tanıt oluyorsunuzdur. “Çocuğunuz sizinle inatlaşıyorsa ne yapmalısınız?” sorusunun basit bir cevabı yok. Çocukları bebeklik döneminden itibaren tutarlı bir disiplinle büyütmek gerekiyor. Çocuğunuza sevgi ve ilginizi dozunda vermelisiniz. Çok ilgili ve korumacı olmak, çouğun her dediğini yapmak çocuğun sadece inatlaşmasına neden olmaz,  gelişimini de olumsuz etkiler.

İnatlaşmanın en yoğun olduğu dönem çocukların bebeklik döneminden çıkıp erken çocukluk dönemine girdiği 2-3 yaş dönemidir. Bu dönemde çocuklar inatlaşarak, ağlayarak istediklerini anne babaya yaptırabildiğini görür ve bunu bir strateji olarak öğrenirler. Çocuklar büyüdükçe bu durum daha profesyonel bir hal alır. Çocuklar ağlayarak, çığlık atarak, kendini yere atarak, öksürerek, ve  hatta kusarak anne ve babasını ikna etmeyi başarır.  Anne baba çocuğun bu yoğun ağlama ve inatlaşma krizlerinde pes etmek ve çocuğun dediğini yapmak zorunda kalırlar.  Özellikle alışveriş merkezleri ve park gibi sosyal ortamlarda çocuğun ağlaması anne babayı daha da kaygılandırır ve rahatsız eder.  Anne babalar çocuğun inatlaşma nöbetlerinde başkalarının bakışından rahatsız olduğu için hemen pes eder ve çocuk istediğini anne babasına yaptırır.

DİSLEKSİ (ÖĞRENME BOZUKLUĞU)

e-PostaYazdır

DİSLEKSİ NEDİR?

Disleksi dinleme, konuşma, okuma, yazma, akıl yürütme ile matematik yeteneklerinin kazanılmasında ve kullanılmasında önemli güçlüklerle kendini gösteren bir öğrenme bozukluğudur.

İlkokula başlayan disleksili çocuklarda eğitim alabilecek   zihinsel gelişim henüz tamamlanmadıgı için okuyamazlar, yazamazlar ve matematiksel işlemleri kavramada zorluk çekerler. Ancak bu onların zeka düzeylerinde bir sorun  olduğunu göstermez.

Hatta zeka düzeyi çok yüksek çocuklarda da görülmektedir. Fakat bazen hastalık farkedilmeyebilir.Disleksililer zeka düzeyleri  düşük olmadığı gibi özel yeteneklere     de sahip olabilirler. Buna önemli kanıt disleksili olduğu bilinen bilim adamları ve sanatçılardır: Albert Eistein, Leonardo da Vinci, Tom Crouse, Mickey Mouse gibi Disleksi’li çocuklarda dikkat bozukluğu da görülür. Bu nedenle bu çocuklara bir uzman tarafından sistemli bir dikkat eğitimi verilmelidir.Sözel, işitsel, görsel eğitim metodları seçilmelidir. Sınav sorularını çabuk okuyamazlar ve cevapları yazamazlar.   Bu nedenle bu çocuklara sözlü sınav yapılması daha etkin olur. Çoktan seçmeli sınavlarda (test) daha başarılı olurlar.

DİSLEKSİ TÜRLERİ

Disleksi doğuştan gelen gelişimsel ve travmaya bağlı disleksi olarak ikiye ayrılır. Doğuştan gelen disleksi doğum öncesi ,doğum sırasında ve doğum sonrası komplikasyonlara bağlı olarak üçe ayrılır.

Doğum öncesi disleksiye, yetersiz ve dengesiz beslenme, gebelik sırasında geçirilen enfeksiyonlar ve bilinçsiz ilaç kullanımı etken olabilir.Uzun ve zor doğum plesenta anomalileri doğum sırasında oluşan disleksiye ,doğumdan sonra bebeğin nefes almasındaki gecikme ve geçirdiği ateşli hastalıklar da doğum sonrası oluşan disleksi sebeplerindendir. Kalıtsal etmenlere bağlı olarakda disleksi ortaya çıkabilir.

Beyin Kelimeleri Nasıl Okur?

Beyin üzerinde yapılan çalışmalar normal beyinlerin sağ beyin yarım küresinin sol   beyin yarımküresine göre daha küçüktür. Normal bir bireyde beyinin işleyiş şekli şöyledir :

Ses birimi üretimi : (Sol inferior frontal gyrus)

Beyinin bu bölümü sesli veya sessiz olarak kelimeleri seslendirmeye yardımcı olur.    Bu bölüm ayrıca kelimeleri oluşturan küçük sesleri analiz eder. Bu bölüm daha          çok  yeni okumaya başlayanlarda daha aktiftir.

Kelime çözümleyiciler : (Sol parieto temporal bölge)

Beyinin bu bölümü daha çok yazılı kelimelerin analizini yapar. Bu bölümde kelimeyi oluşturan hece, ses ve harfler uygun bir şekilde seslendirilir.

Otomatik Dedektör bulucu : (Sol occipito temporol bölge) Beyinin bu bölümünün görevi kelimelerin otomatik olarak tanınmasını sağlamaktadır. Otomatik bulucu aktive edilir ve okuyucu hızlı bir şekilde kelimeyi algılar.

Bu durum disleksilerde daha farklıdır. Sağ beyin yarımküresinin, sol beyin yarımküresine eşit büyüklükte ya da sol beyin yarım küresinin daha küçük olduğunu ortaya koyar. Disleksilerin sol beyin yarımküresindeki farklılıkların bu bozukluğun nedeni olduğu düşünülüyor.

Disleksi okuma sorunu, yazmada meydana gelen ve matematiksel işlemlerde meydana gelen işlemler   olarak  ayrılır ve farklı adlar alır.

– Okuma sorunları reading disorder diğer adıyla Dyslexia

– Yazma sorunu Disgraphia

– Matematiksel işlemlerden kaynaklanan sorunlar dyscalculia terimleri ile adlandırılır.

Disleksi üzerine ilk çalışan nörologlardan Samuel T. ORTON disleksinin sık karşılaşılan özelliklerini şöyle belirlemiştir.

Yazılı kelimeleri öğrenme ve hatırlamada zorluk.

b ve d, p ve q harflerini, 6 ve 9 gibi sayıları ters algılama; kelimelerdeki harfleri   ya da sayıları karışık algılama, ne’yi en; 3’ü E; 12’yi 21 olarak algılamak gibi.
Okurken kelime atlamak.
Hecelerin seslerini karıştırmak ya da sessiz harflerin yerini değiştirmek, sıklıkla yazım hatası yapmak.
Yazı yazmada zorluk.
Gecikmiş ya da yetersiz konuşma.
Konuşurken anlama en uygun kelimeyi seçmede zorluk.
Yön (yukarı, aşağı gibi) ve zaman (önce, sonra, dün, yarın gibi) kavramları konusunda sorunlar.
Elleri kullanmada hantallık ve beceriksizlik

Erken tanı bu çocukların gelecekte alacakları eğitimin tespiti açısından çok önemlidir. Bu konuda çocuğa yardımcı ve destek olunmalıdır.

Bu da veli-öğretmen-psikolog işbirliği ile olmalıdır.

Konuyu Hazırlayanlar: Hem.Yasemin Yazgünoğlu

Scroll to Top